Bu keşifle yaşamın nasıl başladığı gizemi çözülecek

Total
0
Shares

Evrenin nasıl oluştuğu konusu uzun yıllardır en çok merak edilen konuların başında geliyor. Bu sorunun cevabını araştıran bir grup kimyager, dünya üzerinde yaşamın nasıl başladığına ilişkin önemli bir keşif yapmak üzere. Evrim teorisine zıt bir görüşün hakim olduğu keşifte, gizemli bir enzime odaklanılıyor.

Günümüzden tahmini 4 milyar yıl önce Dünya; ilkel moleküller, gazlar, mineraller ve çamurla çevrelenmişti. O zamanlarda canlılar adına hiçbir şey yoktu. Yaşam, bir şekilde gübrelendi ve milyarca yıl süresince birleşen kritik yapı taşları ile şekillenerek çoğaldı.

Kendilerini hayatın köklerini araştırmaya adamış bir grup kimyager, jeolojik kayıtlardan elde edilen datalarla, milyarlarca yıl önce meydana gelmiş olabilecek molekülleri sentezliyorlar. Çalışma ekibi, mevzu bahis ilkel enzimlerin ham maddeyi yaşamsal olguya dönüştürme hayatını aydınlatmak için uğraşıyor.

Scripps Araştırma Enstitüsü’nde araştırmalarını sürdüren bu kimyagerler, yaşamın öncülü olabilecek tepki verebilen ilkel bir enzim bulmayı başardı diyebiliriz. Bu enzim, amino asitlere güç veriyor, hücre duvarlarını oluşturan lipidlere ekleniyor ve genetik verileri kodlayan nükleotid dizilimlerinde yer alıyor.

Hindistanlı ekip lideri Ramanarayanan Krishnamurthy, Scripps’te kimya profesörü olarak vazifelendirilmiş ve uzun zamandır yaşamın kökenine ilişkin çalışmalarında, birbirinden farklı enzimleri ekibiyle birlikte deneme yapıyor. Bu denemeler sırasında hiçbir enzim içinde canlı bir doku yer almıyor. Genel olarak, sadece bir fosfat molekülünün başka bir moleküle dahil edilmesi yoluyla testler gerçekleştiriliyor.

Krish yaptıkları bu keşif konusunda, “Bu yaşamın 3 milyar yıl öncesindeki kökenlerine kadar geliyor. RNA, DNA ve birçok biyomolekülümüze, şekerlere, amino asitlere ve proteinlere kadar her şeyin oluşumuna dahil oluyor.”diyor.

Söz konusu olan bu keşif, yaşamın bir dizi fosforilasyon işleminden devamında başladığını öneriyor. Hücrelerin bölünmelerini, bir proteinden daha çok protein elde edilmesini, DNA’nın liflerine ayrılmasını veya RNA’nın oluşmasını irdeleyen sinyalleri gönderilmesine yarayan şey de bilindiği üzere fosforilasyon işlemleridir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

You May Also Like

Dünyanın ısısından elektrik üretildi!

Bilim insanları, enerji üretiminde her geçen gün yeni keşifler yapmaya devam ediyorlar. Güneş’e ve bağlı diğer doğal kaynağa bağlı olan enerji üretimimiz artık en doğal haliyle karşımızda olacak. Yapılan araştırmalar…

Okyanusa düşen her şey bulunabilecek

Araştırmacılar, son keşfiyle uçsuz bucaksız okyanuslarda kaybolanlar için yeni bir keşif yaptı. 18 Mart 2014 tarihinde Malezya Havayolları Uçuş MH370 Güney Hint Okyanusu üzerinde seyir halindeyken kaybolmuş ve hala o…

Uzay Aracı Parker Probe Tanıtıldı

Nasa tarafından tanıtılan ve oldukça yoğun bir kullanım ile karşımıza çıkacağına inandığımız Parker Probe ile ilgili yeni gelişmeler karşımıza çıkmaya devam ediyor. Güneşin atmosferine gönderilmesi planlanan bu araç, yapısal olarak…

Hollanda, denizde yüzen bir güneş enerjisi çiftliği planlıyor

Yüz binlerce yüz yüzölçümü bulunan yüzen güneş panelleri Hollanda için temiz enerji sağlayacak. Altı Hollanda şirket ve kuruluşu, Oceans of Energy tarafından tasarlanan Off-shore güneş enerjisi santrali “Project-Solar-at-Sea” in geliştirilmesine başladı. Reuters…